OĞUL VERME
Kolonilerin oğul vermesi, doğal olarak yeni kolonilerin teşkili, yaşlı ana arıların yenilenmesi ve ana arı çiftleşme uçuşlarında ana koloniden yeni kolonilerin oluşmasıdır.
Genellikle ilk çıkan oğullarda koloninin yaşlı ana arısı bulunur. Buda, geride kalan koloniye genç ana arı yapma imkanı tanımaktadır.
Oğul ile gidecek ana arı, oğul ile çıkmadan 3-4 gün önce yumurtlamayı azaltır ve uçma yeteneğini tekrar kazanarak ilk oğullara öncülük eder. Oğulları, uçabilen genç bal toplamaya hazır işçi arılar oluşturur. Ana arılar tekrar yumurta yapmaya başlayınca kadar kovana getirilen balların büyük bir kısmı stoklanır. Çünkü yavru besleme işlemi olmadığı için oğullar kısa zamanda çok bal yapar ve yeni petekler örerek ballarını bu yeni peteklere depolarlar. Oğullar zamansız oluşmuş ise kendi kışlık bal stoklarını depolamakta güçlük çekerler ve bilhassa ikinci oğullarda iyi geçmeyen yıllarda bu durum her zaman görülebilir.
Oğul veren ana koloninin bal veriminin oldukça düşük olduğu hatta bazı hallerde kendine ana yapamayarak öldüğü de görülmektedir Tekik, Korkmaz (1992 ).
Koloniyi oğul vermeye hazırlayan nedenler;
Çoğalma içgüdüsü,
- Yavru alanının daralması,
- Havalandırmanın zayıf olması,
- Peteklerin bozuk olması ve dolayısıyla ana arının yumurta bırakacak yer bulamaması,
- Kötü hava koşulları nedeni ile arıların kovandan çıkamaması ve böylece kovanda sıkışıklığın artması,
- Kovanda başarısız bir ana arının bulunması, ( Bu durumda koloni anayı yenilemek yerine, oğul çıkarabilir. )
- Ana arının yaşlı olması nedeniyle salgıladığı feromonu azalması veya salgılanan feromonun çok kalabalık kolonilerde yeteri kadar dağıtılamaması ve böylece oğul hazırlıklarının kontrol altında tutulmaması,
- Soya çekim,
- İşçi arıların işsiz kalması,
- Hastalıklar,
Bir koloninin oğul hazırlığı içinde olduğunu gösteren belirtiler, o koloninin düzenli muayeneleri sırasında fark edilebilir.
Bir koloniyi oğul vermeye götüren koşulların ve kovandaki gelişmelerin kronolojik sırası aşağıda gösterilmiştir.
- Özellikle ilkbaharda, hafif bir bal akışından sonra ve ana bal akışından önce işçi arı mevcudunda görülen hızlı artış,
- İşçi arı sayısının artmasına paralel olarak erkek arı sayısının da artmaya başlaması,
- Peteklerin yavru ve bal ile dolu olması nedeni ile yumurta, larva ve pupaların bulunduğu yavru alanının genişletilememesi,
- Peteklerin alt kenarlarında ana arı yüksüklerinin görülmesi,
- Ana arının bu yüksüklere yumurta bırakması,
- Ana arının yumurtayı azaltması ve bir sonucu olarak genç yavru miktarının azalması,
- İçerisinde değişik yaşlarda larvalar bulunan çok sayıda ana arı gözlerinin görülmesi,
- Tarlacı arıların çalışmalarında görülen azalma ve kovan girişinde toplanmaları, kovan girişinde toplanma olayı sıcak havalarda da görülür. Teknik Arıcılık ( 1989, Sayı 24 ).
Oğulun Çıkışı
Oğul çıkış yapmadan önce işçi arıların çerçevelerin üst çıtaları üzerinde sıralar halinde yığıldıkları görülür. Hava şartları uçuşa elverişli, rüzgarsız ve gölgedeki ısı uçuş için normal olduğunda oğul kovanı derhal terk eder. Kovan girişi ve uçuş tahtası arıyla dolar. Oğul görülmeye değer harikulade bir olaydır. Hızlı bir arı bulutu oluşur ve kovanı terk eder. Kısa bir süre içinde yaklaşık 5-20 dakika içinde arılar geçici bir yere yerleşirler. Oğulun kovandan çıkışı yalnız birkaç dakika sürer. Oğula ayrılan ve kovanda kalan arılar tesadüfi olarak seçilirler. Yaş grupları arasında hiçbir ayrım yapılmaz. İlk oğulla birlikte kolonideki işçi arıların genellikle % 30-70 ‘i ebeveyn koloniyi terk eder. Oğulla giden herhangi bir yaştaki işçi arıların sayısı ebeveyn kolonideki kalan işçi arı sayısının hemen hemen aynısıdır. Bir oğul ortalama 10.000-14.000 işçi arı değişen miktarlarda erkek arı ve bir anadan oluşur.
Oğulun yaşlı ana ile birlikte kovanı terk edişinden sonra, ki buna birinci (baş) oğul adı verilir, bir kısım arı birkaç ana memesi kovanda kalır. Çoğu durumlarda memelerde çıkan bakire analardan biri diğerlerini imha eder ve daha sonra koloninin varlığı eskisi gibi devam eder. Ancak koloni eskiye göre genç bir anaya sahip ve işçi arı kadrosunun azalmış olması yönünden farklılık gösterir. Bununla beraber, kimi zaman birbirini izleyen birkaç oğul meydana gelerek kovanı terk ederler.
Eğer ana oğulla birlikte çıkmazsa, tekrar kovana geri döner. Oğul genellikle saat 10.00-14.00 arasında çıkar. En sık rastlanan saatler ise 11.00-13.00 ‘dür. Aşırı sıcak bölgelerde oğul çıkışları saat 7.00-17.00 arasında değişir Teknik Arıcılık ( 1987, Sayı 11 ).
Yuva Yerinin Seçimi
Oğul kovanı terk etmeden birkaç gün önce, tarlacı arıların bir bölümü, görev değiştirerek kılavuz arıları oluştururlar ve muhtemel yerleşme yerini tarif eden danslara başlarlar. Kılavuz arıların dansını izleyen arılar şaşırmadan kovandan uzakta tarif edilen yerde salkım oluştururlar. Oğul vermeden önce işçi arılar, bal keseleri tıka basa balla doldurduklarından, bu kısa süre içinde gıda toplamaya ve gıda toplamayla ilgili dans yapmaya ihtiyaç duymazlar. Oğulların göç etmelerinde bu dans şekillerinde bir farklılık olabilir.
Kılavuz arılar buldukları uygun yerleşme yerini salkım üzerindeki arılara çiçek tozu ve bal özü toplayıcılarının yaptıkları dansın şekil ve ritmine benzer bir dansla “kuyruk sallama” dansı ile haber verirler. Dansçıların dans etme şevk ve arzuları seçilen yerin mükemmel oluşuyla ilgili olması mümkündür.
Bu dansla yeni yuvanın yönü ve uzaklığı diğer arılara tarif edilir. Dans, diğer arılara yuva yerini ziyareti teşvik eder ve geri döndüklerinde de aynı damsı yaparlar.
Yuva yerinin seçimini çok sayıda faktör etkiler. Bunlar; yuvanın rüzgar almaması ve rüzgardan korunması, karınca bulunmaması, sel baskınlarından uzak olması, oğulun büyüklüğüne uygun oğulu alabilecek bir yer olması, yapı durumu ebeveyn koloniden uzaklığı gibi faktörlerdir.
Oğulun Yeni Yerleşme Yerine Hareketi
Oğulların çoğu neticede seçilen sürekli yer konusunda anlaşırlar ve oğul, ara konaktan ayrılarak yeni yerleşme yerine hareket eder. Yeni yuvasına uçan oğul, kılavuz arıların rehberlik ettikleri ileri sürülmüştür. Oğulun ara konaktan ayrılışı, kovandan anlaşmaya vardıktan sonra Scwirlauf dansı başlar. Salkımdan yüksek düzeyde bir uğultu (vızıltı) işitilir ve işçi arıların salkım üzerinde sağa sola koşuşturdukları, kanatlarını hızlı bir şekilde titrettikleri ve hatta salkımın içine girip çıktıkları görülür.
Bu faaliyet gittikçe artarak, küçük bir grup arı salkımdan ayrılır ve bunu izleyen 1-2 dakika içinde de bütün oğul yeni yuva yönünde uçuşa geçer Teknik Arıcılık ( 1988, Sayı 18).
Kaynak : Yar. Doç. M.M. Cengiz
Yorumlarınız Bizim İçin Değerlidir.
Yorum yapmayı unutmayınız.