Yerel Hormonlar Nelerdir? (Farmakoloji)

Yerel Hormonlar Nelerdir? Vucudun neresinden salgılanır? ne işe yarar ve yokluğunda neler görülür?

Yerel Hormonlar

• Otakoid (yerel hormon) = autos (kendi)+ akos (ilaç)
• Otakoidler kendi etki ettiği dokuda;  sentezlenir salınır  inaktif hale getirilir.
•Bundan dolayı yerel (lokal) etki gösterir.
•Çok az bir kısmı sistemik dolaşıma geçse de dolaşımda yada dokularda parçalanırlar.
•Sistemik hormonlar ise özel bezlerde sentezlenirler ve sistemik dolaşımla bütün vücuda dağılarak sistemik etki oluştururlar.
•*Prostaglandin gibi otakoidler sistemik etki gösterir çünkü; vücudun tüm hücrelerinde sentezlenirler.
•Otakoidlerin iki temel görevi:

1. Lokal dolaşımın düzenlenmesi

2. İnflamasyon (yangı)

•Otakoidler yapılarına göre  üç gruptur:

1. Dekarboksile amino asitler: Histamin, serotonin

2. Peptidler: Anjiyotensinler, kininler, vazoaktif intestinal polipeptitler (VIP), P maddesi

3. Eikozanoidler: Prostaglandinler (PG), lökotrienler (LT), tromboksanlar (Tx), prostasiklinler (PGI)

•Otakoidler ;
1.Histamin ve Antihistaminikler
2.Prostanoidler
3.Serotonin ve Antagonistler
4.Peptidler başlıkları altında incelenecektir.
1.Histamin ve Antihistaminikler

 

•Histamin biyolojik bir amindir.
•Hayvan ve bitkisel dokularda besin ve içeceklerde yaygın şekilde bulunur.
•Histamin= beta-imidazoletilenamin
•Deri, akciğer ve sindirim sistemi mukozası gibi dışarı ile ilişkili organlarda yüksek düzeylerde bulunur.
•Pankreas ve dalak histamince fakir.
•Kandaki büyük kısmı trombosit  ve akyuvarlarda bulunur.
•Histaminin  vücutta yerleştiği yapılar 3 gruptur.

Mast hücreleri – Nöronal histamin – Diğer hücrelerdeki histamin

1.Histamin ve Antihistaminikler

1. Mast Hücreleri:

Bağdoku hücreleridir.

Dokulardaki histaminin depo kaynağıdır.

Doku hasarı ihtimali yüksek olan yerlerde (brun, ağız, vücudun iç yüzeyi, mide-bağırsak, solunum yolu mukozası) sayısı fazladır.

Mast hücrelerinin zarında 100-500bin IgE’e özgü glikoprotein reseptörü vardır.

Allerjen bir madde ile karşılaşınca IgE molekülleri ve reseptörler kümeleşerek Ag-Ab kompleksi oluşur ve mast hücresinden histamin salınmasını tetikler.

1.histamin ve Antihistaminikler

2. Nöronal Histamin:

MSS ve bazı çecresel sinirlerde histamin sentezler ve uçlarında depolar.

3. Diğer Hücrelerdeki mast hücreleri:

Mide –bağırsak mukozasında enterokromafin hücrelerinde histamin bulunur.

1.Histamin ve Antihistaminikler

ALERJİK REAKSİYONLARIN OLUŞUMU

İlk temas -Antijen   Spesifik antikor üretimi

sonraki temas   Antijen + Spesifik Antikor

Antijen – Antikor reaksiyonu

1.Histamin ve Antihistaminikler

Sentez, depolanma ve Salıverilme:

•Histidin’ den dekarboksilaz ile histamin sentezlenir.
•Pek çok yerde histaminin depo yeri;

dokuda mast hücreleri

kanda bazofiller

•Hayvansal zehirler ve ilaçlar, anafilaksi, alerji, kimyasal ve fiziksel  irkilti, bakteri toksinleri … gibi hücresel zarar veya yıkıma yol açan bir uyarı sonucunda tetiklenir.

Histamin hücrelerden ekzositoz ile salınır.

1.Histamin ve Antihistaminikler

Anafilaksi ve Alerji:

Alerjik tepkimeler mast hücreleri ve bazofillerde bulunan antikorla (IgE) birleşmesi sonucu başlar.

Bu hücrelerde Ca+’ a geçirgenlik artar.

Hücre içine giren Ca+ histamin ve heparinin hücre dışına atılmasına yol açar.

Açığa çıkan histamin;

1.Damarlarda genişleme (deri)

2. Kroner kan akımında azalma

3. Kan basıncında düşme, kalp kasılma gücünde azalma

4. Bronşlarda daralma

5. Kaşınma, düz kas kasılması, ödem’ler ve kanın pıhtılaşma süresinde uzamalar gibi akut anafilaktik şok belirtilerini ortaya çıkarır.

1.Histamin ve Antihistaminikler

Histamin Reseptörleri:

•Üç farklı Histamin reseptörü vardır; H1, H2, H3

H1: Düz kas (damar ve bağırsak), mast hücreleri, endotel ve beyinde

H2: Mide mukozası, kalp kası, mast hücreleri, damar düz kasları

H3: Beyinde bulunur.

•H1 reseptörü klasik antihistaminiklerle
•H2 reseptörleri simetidin, ranitidin, burimamid ve metiamid
•H3 reseptörleri tiyoperamid ve iyodofen-propit  gibi antihistaminiklerle bloke edilirler.

Histaminin Etkileri

DIŞ SALGI BEZLERİ:

Bronş, pankreas, göz yaşı, tükürük ve bağırsak salgıları gibi tüm salgıları artırır.

GÖZDE:

Konjunktivada kaşıntı ve şişme

Gözyaşı artışı

SOLUNUM SİSTEMİNDE (H1):

Bronş daralması

Mukoza ödemi

Salgıların artışı

Üst solunum yollarında kaşıntı

Öksürük, tıksırık, burun akıntısı

Histaminin Etkileri

KARDİOVASKÜLER SİSTEMDE (H1 ve H2):

Arteriollerin ve kapillarların genişlemesi

Köpekte karaciğer venası spazmı

(Karaciğerde kan durgunluğu ve göllenmesi)

Kapillarlarda geçirgenlik artışı

Ortalama kan basıncında düşme

UTERUSTA (H2):

Çoğu hayvanlarda düz kasların uyarılması

Histaminin Etkileri

Histamin sağaltım amacıyla kullanılmaz, sadece tanı amacıyla kullanılır.

•Cilt bölgesindeki duyu sinirlerinin kontrolü
•Aklorhidrianın tanısı……

Antihistaminik İlaçlar

HİSTAMİN ANTAGONİSTLERİ

1. FİZYOLOJİK ANTAGONİSTLER:

Adrenalin  Noradrenalin  Efedrin  Amfetamin

•Farklı reseptörleri etkileyerek histaminin düz kaslar üzerindeki

etkisini kaldırır.

2.YIKIMLAYICI ANTAGONİST:

Histaminaz

3. FARMAKOLOJİK ANTAGONİSTLER: (Histamin reseptör blokörleri)

Antihistaminikler: H1  ve H2 Reseptör blokörleri

1. H1 Reseptör Antagonistleri

•Bunlara klasik antihistaminikler denilir.
•Çoğu parasempatolitik etki, sedasyon ve yüksek dozda lokal anestezi oluşturabilirler.

 

Kimyasal yapılarına göre altı gruba ayrılırlar:

1.H1 Reseptör Antagonistleri
1.Etanolamin türevleri: sedatif, parasempatolitik etkileride var. Taşıt tutmalarında kullanılır.
2.Etilendiamin türevleri: Güçlü antihistaminik ve sedatif etki gösterirler.
3.Arilalkilamin türevleri: Düşük dozda güçlü antihistaminik etkileri vardır, sedatif etki zayıftır.
4.Piperazin türevleri: Uzun etkili antihistaminikler, antiemetik etki. Sedatif etki zayıftır.
5.Fenotiyazinler: Güçlü antihistaminik, sedatif ve antiemetik etki.
6.Piperidin türevleri: II. Kuşak antihistaminikler; astemizol, terfenadin, loratadin, setirisin. Bu grupta sedatif etki yoktur. Çünkü bu grup ilaçlar kan beyin engelini geçemezler.
1.H1 Reseptör Antagonistleri

Farmakolojik özellikleri:

•Klasik antihistaminiklerin çoğu fazla lipofilik bileşiklerdir. Dolayısıyla kan beyin engelini rahatlıkla geçerler.
•Oral kull. GIS absorpsiyonları iyidir, ancak, önemli oranda ilk geçiş eliminasyonuna uğradıklarından sistemik biyoyararlanımları iyi değildir.
•Etkinin başlama süresi ve yarılanma ömürleri ilaca göre değişir.
1.H1 Reseptör Antagonistleri

Farmakolojik Etki Şekilleri:

H1-reseptör blökörlerihistamin reseptörlerine karşı histaminle yarışır.
•Yani:

* Histamini parçalamaz

* Antijen-antikor birleşmesi sonucu açığa çıkan histaminin salıverilmesini engellemez.

•Dolayısıyla sebebe yönelik değil, yanlızca kullanıldıkları sürece histaminin etkilerini artadan kaldırırlar.

ve antiemetik etki.

6.Piperidin türevleri: II. Kuşak antihistaminikler; astemizol, terfenadin, loratadin, setirisin. Bu grupta sedatif etki yoktur. Çünkü bu grup ilaçlar kan beyin engelini geçemezler.
1.H1 Reseptör Antagonistleri

Etkileri:

Histaminin yol açtığı;

1.Damar genişlemesi

2.Kapillar damar geçirgenliğinin artması

3. Kan basıncının düşmesi

4. Bronşların daralması

5. Bağırsak tonusu ve hareketlilliğin artaması gibi etkilerini ÖNLER.

1.H1 Reseptör Antagonistleri

Veteriner sahada kullanılan bazı antihistaminik türevleri:

Dimenhidrinat: (Anti-Em Tab., Dramamine tab.)

•Büyük ve küçük baş hayvanlarda tüm yollardan1-1.5mg/kg.
•Antihistaminik, lokal anestezik, antiemetik ve MSS üzerine yatıştırıcı etkilidir.
Seyahat hastalığı için kullanımı daha uygundur.Köpek için 4 mg. Per os

Difenhidramin: (Allerjen şurup, Benadryl kap.)

•Kedi köpeklere Dİ veya oral 1-2mg/kg X1-2 kez
•Büyük hayvanlara Dİ veya oral 0.25-1mg/kg X1-2 kez
•Güçlü antihistaminik, antitussif, antiemetik ve yatıştırıcı etkili

Doksilamin

Pirilamin

Piribenzamin

Antazolin (Antistine amp., tab.)

Klorfeniramin (Avil)

1.H1 Reseptör Antagonistleri

Veteriner sahada kullanılan bazı antihistaminik türevleri:

Mepiramin maleat (Pyrilamine, Neoantargan)

•Lokal ve sistemik uygulamaya elverişlidir
•% 5 Solüsyonundan At ve sığır 10-30 ml, koyun 5- 10 ml. IM
•Köpek için % 2.5 Sol. 1-5 ml IM, 50-100 mg. Per os
•% 2 krem Topikal uygulama

Prometazin hidroklorür (Phenergan)

•Lokal ve sistemik uygulamaya elverişlidir
•Antikolinerjik ve hipnotik etkileri vardır
•Etkisi 24 saatten uzundur
•% 5 Solüsyonundan At ve sığır 5-20 ml, koyun 2.5- 10 ml. IM
•Küçük hayvanlarda % 2.5 Sol. 1-5 ml IM

Pirilamin

Piribenzamin

Antazolin (Antistine amp., tab.)

Klorfeniramin (Avil)

2. H2 Reseptör Antagonistleri

•Günümüzde beşeride en fazla kullanılan ilaç gurubudur.
•H2 reseptörlerine karşı histaminle yarışırlar.
•Simetidin bu grubun prototipidir (ranitidin, famotidine).
•Relatif olarak nontoksiktirler.Bu nedenle yüksek dozlarda kullanılabilir, bu şekildeki tek dozun etkisi 13-24 saat sürer.
•H2 reseptörlerini bloke ederek midedeki asit salgısını azaltırlar ve önlerler.
•Beşeride refluks özofajiti,  akut erozyonlu mide yangısı ve kanaması gibi durumlarda kullanılıyor.
•Ranitidin  (Ranitab tab.) köpeklere 0.5-2mg/kg X 2,
•Atlara 0.5mg/kg X 2

Pirilamin

Piribenzamin

Antazolin (Antistine amp., tab.)

Klorfeniramin (Avil)

•Otakoidler ;

1.Histamin ve Antihistaminikler

2.Prostanoidler
3.Serotonin ve Antagonistler
4.Peptidler

başlıkları altında incelenecektir.

2. Prostanoidler

•Prostanoidler 20 karbon atomlu yağ asitlerinden türeyen endojen maddelerdir.
•Prostanoidler 4 grupta toplanır; prostaglandinler (PG),

prostasiklinler (PGI),  tromboksanlar (Tx) ve lökotrienler (LT).

•Veteriner hekimlik yönünden PG’ler önemlidir.
•PG’lerin etkileri  şekilleri bilinmemekle beraber

hedef hücrelerinin zarında PG reseptörlerini etkiler

hücrede siklik nükleotidler ve Ca düzeylerini etkileyerek farmakolojik etkilerini gösterirler.

2. Prostanoidler

PG’lerin etkileri:

Üreme sistemi:

•Üreme siklusunda ve gebelik esnasında önemli rol oynarlar.
•Veteriner hekimlikte hayvanlarda cinsel siklus esnasında kullanılan en önemli doğal PG’ler PGE ve PGF’lerdir.
•Bu PG’ler Dİ yolla verildiğinde oksitosik etki yaparlar;

-uterusun tonusunu artırırlar

-düzenli kasılmalara neden olurlar;

bu etki gebelik sırasında yavru atmaya,

gebelik sonunda da doğumun başlamasına yol açar.

•Atlara 0.5mg/kg X 2

Pirilamin

Piribenzamin

Antazolin (Antistine amp., tab.)

Klorfeniramin (Avil)

2. Prostanoidler

PG’lerin etkileri:

Üreme sistemi:

•PGF2a ineklerde kızgınlık siklusunun sonuna doğru uterustan salgılanarak yumurtalıklardaki sarı cismin şekil ve görev yönünden gerilemesine sebep olmaktadır.
•Buna bağlı olarak, progesteron salgılanmasında azalma görülür. PGF2a yumurtalıklara giden damarları daraltarak iskemiye yol açar (sarı cismin gerilemesi)
•Doğal ve sentetik PGF2a preparatlarının ineklerde kızgınlık siklusunun 5-17nci günlerinde enjeksiyonu sarı cismin gerilemesine ve küçülmesine neden olur.
•***Kızgınlığın senkronize edilmesi için:
PGF2a enjeksiyonu takip eden 72 saat içinde östrus başlar.

2. Prostanoidler

PG’lerin etkileri:

Üreme sistemi:

•PGF2a
•dişi üreme kanalı boyunca sperm taşınmasını uyarıcı,
•sarı cismi eritici,
•kızgınlık olayını düzenleyici,
•uterus hareketlerini artırıcı ve
•doğumu takiben göbek damarlarını büzüştürücü etkilerinden dolayı
•hayvanlardaki istenmeyen gebeliklerin sona erdirilmesi, kızgınlığın düzenlenmesi ve
•birden fazla yavru elde edilmesi için sık sık kullanılır.

2. Prostanoidler

PG’lerin Kullanılması:

•Veteriner hekimlikte başlıca sarı cismin geriletilmesi ve kızgınlık senkronizasyonunda kullanılırlar.
•Gebeliğin erken döneminde yavru atma veya istenmeyen gebeliğin sona erdirilmesi (mumyalaşmış fötüs)
•Piyometranın tedavisinde
•Geç dönemde ise doğuma yol açmak için yararlıdır.
•Gebeliğin ilk 100. gününde Kİ yolla 25 mg dozda verilen dinoprost trometan 35 gün içinde gebeliğin sona ermesine yol açar.
Fluprostenol ve prostaten gibi PG’ler atlarda kısırlığın sağaltımında kullanılırlar. Bu amaçla fluprostenol Kİ yolla 0.25 mg dozda, prostalen ise DA yolla 2 mg dozda verilir.
2. Prostanoidler

Sağaltımda Kullanılan PGF2a  Analogları:********

•Dinoprost,
•Fluprostenol,
•Kloprostenol,
•Prostalen,
•Fenprostalen,
•Luprostiol gibi çok sayıdaki PGF2a analoğu ilaç  veteriner hekimlikte sarı cisme yönelik etkilerine istinaden doğumla ilgili olaylarda kullanılırlar.
•Enjeksiyon sonrası ineklerde 72-80 saat sonra kızgınlık başlar ve tohumlama yapılabilir (96. saatte tohumlama tekrarlanabilir.)
•Kedi ve köpekte ayrıca  pyometra tedavisi içinde kullanılır.

 

Yorumlarınız Bizim İçin Değerlidir.

Yorum yapmayı unutmayınız.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version